Brand Journalism; Nam-ı Diğer Marka Gazeteciliği
Marka gazeteciliği, ‘Markanın ihtiyaçlarına, isteklerine ve ilgi alanlarına odaklanarak, bu markalar içeriklerini tüketiciler için “okunması gereken”, “mutlaka dinlenmesi” veya “izlemesi gereken” materyallere dönüştürmek’ olarak basit bir şekilde tanımlanabilir.
marka gazeteciliği, brand journalism, içerik, content, gazetecilik, haber, medya, reklam, pazarlama,
21706
post-template-default,single,single-post,postid-21706,single-format-standard,qode-social-login-1.1.3,qode-restaurant-1.1.1,stockholm-core-1.2.1,select-child-theme-ver-1.1,select-theme-ver-5.2.1,ajax_fade,page_not_loaded,wpb-js-composer js-comp-ver-6.1,vc_responsive
Title Image

Brand Journalism; Nam-ı Diğer Marka Gazeteciliği

Nedir bu şimdi, nereden çıktı? diye sormayın.
Biz uydurmadık. Yurtdışından ithal geldi.
Biz de dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışalım.

İŞTE BUDUR!

Marka gazeteciliği, ‘Markanın ihtiyaçlarına, isteklerine ve ilgi alanlarına odaklanarak, bu markalar içeriklerini tüketiciler için “okunması gereken”, “mutlaka dinlenmesi” veya “izlemesi gereken” materyallere dönüştürmek’ olarak basit bir şekilde tanımlanabilir.

Kavramın tarihi pek de eski sayılmaz. Başta sosyal medya olmak üzere, markaların sahip olunan medya (Owned media) kanallarının önem kazanması ile marka gazeteciliğini öne çıktı ve gelişti. Aslında halen emekleme aşamasında olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bu bebek hızlı büyüyor.

EDİTÖR ŞART

Markalı içeriğin oluşturulması için medya tecrübesi olan editörlerle çalışmanın gerekliliğini aralarında GE, Intel, HSBC, Microsoft gibi büyük markalar fark etti. Bu markaların içerik yatırımlarını bir başka blog yazısında ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Ancak bu yazıda bir örnekle geçelim;

Hepimizin hayranlıkla izlediği Tesla’nın kurucusu Elen Musk bu işin önemini ilk kavrayanlardan oldu. Pando Daily’den gazeteci Hamish McKenzie’yi Tesla’nın ürün ve şirket hikayelerini yazması için ekibine katarak Marka Gazeteciliği’ni kullanmaya başladı.

BİZE YABANCI DEĞİL!

Aslında marka gazeteciliği Türkiye’nin fazla yabancı olduğu bir kavram değil. Özellikle-şahsımın da bir dönem dahil olduğu-ekonomi gazeteciliğinde basın gezileri yıllardır pek popüler! Önceleri masumane başlayan bu iletişim yöntemi, son dönemde markanın söylediklerinin yazıldığı birer ‘Marka gazeteciliği’ faaliyetine dönüştü. Halen de sistem böyle devam ediyor.

Ancak devir değişti.

Artık basın gezilerinde gazeteciler kadar sosyal medya fenomenleri de yer alıyor. Hatta son dönemde fenomenler ekonomi gazetecilerinden daha fazla rağbet görmeye başladı.

NEDEN MARKA GAZETECİSİ KULLANILMALI?

Ancak fenomenlen de devreye girince bu tip PR faaliyetler şirketler açısından oldukça maliyetli hale geldi. Markalar reklam hariç başkasının medyası (Paid Media) alanına çok para dökmeye başladılar. Fenomenlerin kendileri de bizzat bir mecra (Paid media) kanalı olduğu için maliyetler katlanarak artıyor.

Durum böyle olunca, maliyet odatlı pazarlama faaliyetleri devreye girdi. Markalar kendi kanallarına (Owned media) yatırım yapmaya başladılar Kazanılan kanallara (Earned Media) yönelik içerik geliştirmek faaliyetleri de hiç azımsanmayacak ölçüde artmaya başladı. Peki bütün bunlar için markaların neye ihtiyaçları var? Tabi ki marka gazetecilerine..

Marka gazeteciliğe yapan kurumlar ve kişiler ile çalışmanın avantajı sadece maliyet de değil. Müşterileri ile bağ kurmak, kontrollü bir iletişim strateji uygulamak da tercih nedeni olabiliyor. En azından dünya bu yola çoktan girmiş bulunuyor. Bu alanda şirketlerin yol haritası bir başka yazının konusu.

SON CÜMLE

Evet adı üzerinde gazetecilik kavramı olsa da, bildiğimiz anlamda gazetecilik evrilse de hiçbir zaman sona ermeyecek.

Gazeteciler, gazeteciliğin temel ilkeleri doğrultusunda halka yönelik haber, analiz yazarak modern demokrasilerde önemli görevler yerine getirmeye devam edecekler.
Peki marka gazetecileri?

Onlar da markaların hikayelerinin kalitesini yükseltecek, bu piyasada kendilerine yer bulacaklar.

Cüneyt Toros